E-bültene 
Burcu Yeter1 2İstinye Üniversitesi Tıp Fakültesi, Liv Hospital Ulus, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Çocuk Nörolojisi Bilim Dalı, İstanbul, Türkiye
Özet
Amaç: Konvülsiyon, nöronların hipereksitabilitesi sonucunda oluşan, anormal hareket, bilinç, algılama ve otonomik fonksiyon bozukluğu ile ortaya çıkan klinik bir durumdur. Bu çalışmanın amacı, ilk konvülsiyonu ile başvurmuş 6 ay–6 yaş arasındaki hastalarda aile öyküsü ile konvülsiyon süresi ve ilk nöbet geçirme yaşı arasındaki ilişkiyi ve elektrolit bozuklukları ile nöbet gelişimi arasındaki ilişkiyi araştırmaktır. Ayrıca, bu çalışma ile kraniyal görüntülemelerin değerlendirilerek gelecekteki çalışmalara ve hasta seçimlerine yönelik öngörülerde bulunulması hedeflenmiştir.
Gereç ve Yöntemler: Çalışmamızda, çocuk acil polikliniğine ilk konvülsiyon ile başvurmuş 6 ay-6 yaş arasındaki 148 olgunun demografik özellikleri geriye dönük olarak değerlendirildi.
Bulgular: Çalışmaya dahil edilen hastalarda erkek/kız oranı, febril konvülsiyon grubunda 1.36, afebril konvülsiyon grubunda ise 1.27 idi. İlk nöbet geçirme yaşı, hem febril hem de afebril grupta en sık 13–36 ay arasında bulundu. En sık ateş odağı, %84.6 oranında üst solunum yolu enfeksiyonu idi. Febril kon-vülsiyon hastalarının %36.6’sında, afebril konvülsiyon hastalarının ise %24’ünde aile öyküsü mevcuttu. Nöbet tipi olarak, her iki grupta da en sık jeneralize tonik-klonik nöbet saptandı. Konvülsiyon süresi, hem febril hem de afebril grupta çoğunlukla 5 dakikanın altında bulundu. Aile öyküsü ile konvülsiyon süresi ve ilk nöbet geçirme yaşı arasında anlamlı bir ilişki saptanmadı. Febril konvülsiyon grubunda lökositoz, anemi, hiponatremi ve hiperglisemi saptanan hasta sayısı, afebril grubuna göre anlamlı olarak daha yüksekti (p<0.05). Olgularımızın 32’sine (%21) nöroradyolojik görüntüleme yapılmış ve yalnızca 1 hastada patolojik bulgu saptanmıştır.
Tartışma: Bu çalışma ile ilk kez konvülsiyon ile başvuran, 6 ay–6 yaş arası hastalarda febril konvülsiyonların, afebril konvülsiyonlara göre laboratuvar parametrelerinde daha fazla değişiklik yaptığı (lökositoz, anemi, hiponatremi gibi) tespit edilmiştir. Konvülsiyon nedeniyle çocuk acil servisine başvuran hastalarda öncelikle nöbetin oluşum nedeninin belirlenmesi, nöbetin durdurulması ve bazı durumlarda prognoz açısından öngörü sağlanabilmesi için ileri tetkik yöntemlerine ihtiyaç duyulmaktadır. Bu yöntemlerin hangi hastalara uygulanacağı belirlenirken yarar/risk oranları dikkatlice değerlendirilmeli, hem zaman kaybı hem de maddi yükler göz önünde bulundurularak uygulama kararı verilmelidir.
2Department of Pediatric Neurology, İstinye University Faculty of Medicine, Liv Hospital Ulus, İstanbul, Türkiye
Abstract
Objective: Convulsion is a clinical condition that occurs as a result of abnormal movement, consciousness, perception, and autonomic dysfunction resulting from neuronal hyperexcitability. The aim of this study was to investigate the relationship between family history, duration of convulsions, and age at first seizure in patients aged 6 months to 6 years who presented with their first convulsion, as well as the relationship between electrolyte disorders and seizure development. Additionally, we aimed to provide insights for future studies and patient selection by evaluating cranial imaging.
Material and Methods: In our study, 148 patients aged 6 months to 6 years who presented to Şişli Hamidiye Etfal Training and Research Hospital Pediatric Emergency Clinic with their first convulsion were retrospectively assessed. The type and duration of the convulsions, family history, presence of any coexisting neurological disorders, and infectious conditions were analyzed using laboratory tests and imaging studies. Specifically, the relationships between family history, convulsion duration, and age at first convulsion were investigated.
Results: The male/female ratio among the study participants was 1.36 in the febrile convulsion group and 1.27 in the afebrile convulsion group. The age at first seizure was most frequently between 13–36 months in both groups. The most common source of fever was upper respiratory tract infection in 84.6% of cases. Family history was present in 36.6% of febrile convulsion patients and 24% of afebrile convulsion patients. The most common seizure type in both groups was generalized tonic-clonic seizure. The duration of convulsions was mostly less than 5 minutes in both the febrile and afebrile groups. No significant relationship was found between family history, convulsion duration, and age at first seizure. The number of patients with leukocytosis, anemia, hyponatremia, and hyperglycemia in the febrile convulsion group was significantly higher than in the afebrile group (p<0.05). Neuroradiological imaging was performed in 32 cases (21%), and pathological findings were detected in only one patient.
Conclusion: This study found that febrile convulsions caused more significant changes in laboratory parameters (such as leukocytosis, anemia, and hyponatremia) compared to afebrile convulsions in patients aged 6 months to 6 years who presented with convulsions for the first time. In patients who presented to the pediatric emergency department due to convulsions, advanced diagnostic methods are required to determine the cause of the seizure, to stop the seizure, and in some cases, to provide prognostic insights. When determining which patients these methods should be applied to, the benefit/risk ratios should be carefully evaluated, and the decision should be made considering both time constraints and financial burdens.
